RİZE – Bir zamanlar yoksul sofrasının lezzeti olan kuru fasulye artık lüks oldu. İlçeliler Rize’nin Çayeli fasulyesini artan fiyatlar nedeniyle tüketemez hale geldi.
Pişirme yöntemiyle lezzeti il sınırlarını aşan Çayeli kuru fasulyesi 2017 yılında Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından coğrafi işaret belgesi alarak tescillendi. İşletme sahiplerinin ilçede yetişmediği için çoğunlukla Erzurum’un İspir ve Hınıs ilçeleri ile Gümüşhane’nin Kelkit ilçesinden sipariş ettiği şeker fasulyesiyle pişirilen yemek, ilçenin tanıtımında önemli rol oynuyor. Rize’yi ziyaret edenler bu lezzeti tatmak için Çayeli’nin yolunu tutmayı ihmal etmiyor.
‘LOKANTALARIN ÖNÜNDEN GEÇEMİYORUZ’
Çayeli’nde meşhur olduğu için ilçede yaşayanların bu lezzeti sıklıkla tükettiği düşünülse de artan fiyatlar nedeniyle bunun imkan dahilinde olmadığı görülüyor. Çayelililer, “Bizler lokantanın önünden geçemiyoruz, alabilirsek evimize 1 kilo almaya çalışıyoruz” diyorlar.
Geçen yıl pazarda kilosu 80 ile 120 lira arasında olan bu özel fasulyenin kilosu bu yıl 200 ile 300 lira arasında değişiyor. İlçede şarküteri işleten Vahdettin Güngör üreticilerin rekolte düşüklüğü, maliyet artışları ve talep fazlalığı gibi sebeplerle fiyatları sürekli artırdığını söyledi. Güngör, müşterilerin de artan fiyatlara tepki gösterdiğini ve daha düşük fiyatlı ürünler yöneldiğini dile getirdi.
‘FİYATLARI SENEDE 4 KEZ ARTIRMAK ZORUNDA KALIYORUZ’
Çayeli kuru fasulyesini ilk meşhur eden ve tanıtan işletmenin sahibi Selahattin Hüsrev de artan fiyatlar dolasıyla ilçe halkının lokantaya gelmeyi pek tercih etmediğini söyledi.
Kuru fasulyenin porsiyonunu 150 liraya sattıklarını belirten Hüsrev, “Geçen seneye oranla yüzde 100 arttı fiyatlar. Geçen yıl tabağını 70 liraya satıyorduk. Fakat geçen sene fasulyenin kilosu 80 liraydı, şu anda 300 lira civarında. Biz 2 kat zam yaptık ama maliyetler 3 kat arttı” dedi.
Hüsrev, fiyat artışları sebebiyle müşterilerin de lokantada yemeyi daha az tercih ettiğini söyledi, “Müşterilerimiz de daha çok ilçe ve il dışından gelenler oluyor. Haftada 3 kez lokantada yiyenler artık 1 kez yemeyi tercih ediyor. Daha önce bu kadar fiyat dalgalanması yaşamadık. Fiyatları bu kadar değiştiğimizi hiç hatırlamıyorum. Geçen yıl 4 kez fiyat artırdık” sözlerini kullandı.
‘İLÇE HALKININ LOKANTAYA GİDECEK HALİ KALMADI’
İlçede yaşayan emekli Rasim Adalı, Çayeli fasulyesini ancak kente turist olarak gelenlerin tüketebildiğini söyledi.
İlçe halkının ekonomi olarak fiyat artışlarından büyük sıkıntı yaşadığını söyleyen Adalı, “Buranın yerli halkının yüzde 80’inin lokantaya gidip yiyecek hali yok. Lokantaya para verene kadar eve alışveriş yapmayı tercih ediyoruz” dedi.
‘LOKANTADA EN SON 2 YIL ÖNCE YEDİM, O DA İKRAMDI’
İlçede yaşayan Şükrü Taş ise lokantada en son 2 yıl önce yemek yiyebildiğini onun da ikram olduğunu söyledi. Fiyatların pahalı olduğunu ve insanların lokantada bir öğün yiyemeyeceğini kaydeden Taş, kuru fasulyeyi arada alabilirse evde tüketebildiğini belirtti.
Taş, “Şarküteriden kilosu 250 liradan kuru fasulye alıyorum, parasını da 2 ay sonra veriyorum bu şekilde kilosu 150 liraya gelmiş oluyor” sözleriyle de enflasyon sebebiyle uygun fiyatta alışveriş yapabilmek için kullandığı ilginç yöntemi gülerek anlattı.
‘EMEKLİ ETİ ANCAK KURBAN BAYRAMINDA GÖREBİLİYOR’
Emekli Abdurrahman Yıldız, emeklilerin lokantada yemek yeme devrinin çok eskide kaldığını söyledi. “Şimdi emekli maaşıyla nasıl lokantada kuru fasulye yiyebiliriz ki” diyen Yıldız, emeklinin eti de Kurban Bayramı dışında göremediğini ifade etti.
Asgari ücretle ya da emekli maaşıyla geçinenin lokantaların kapısından artık geçemediğini kaydeden bir Rizeli de, “Kuru fasulyeyi eve almak da zor. Bize anca kaynatıp kaynatıp karalahana yemek düşüyor” diye konuştu.
‘YÖNETENLER BİZİM MAAŞIMIZLA 1 AY GEÇİNMEYE ÇALIŞSIN’
Çayeli sokaklarının boş olmasına vurgu yapan bir İshal Asım Furuncu da ilçenin eskiden bu halde olmadığını söyledi. İlçe halkının pahalılıktan dolayı değil lokantada yemek yeme sokağa dahi çıkmaktan imtina ettiğini kaydeden Furuncu, “Şu anda kimsede para yok. Yönetenler gelsin bizim paramızla bir ay geçinmeye çalışsınlar. Biz onların bir aylık maaşıyla 1 sene geçiniriz. Lokantada 2 kişi yemek yedin mi 600 lira para ödüyorsun. Emekli maaşıyla nasıl lokantada yesin, evine zor alıyor” dedi.
‘BİZİM GÖRDÜĞÜMÜZ ENFLASYON YÜZDE 200’
Bir başka emekli Mehmet Bostan da gelirlerinin düşüşünü Çayeli’nin ve Rize’nin temel geçim kaynağı çay fiyatlarıyla kıyaslayarak anlattı. Türkiye’nin kuruluşundan bu yana bu denli bir enflasyon yaşanmadığını öne süren Bostan, “Zamanında 3,5 liradan çay sattığımızda evimize 3 kalem mal alıp gelebilirdik. Şimdi 22 kilo çay satıp 1 kilo zeytin alabiliyorum. Köpeğe kemik atar gibi maaş veriyorlar bize. TÜİK rakamları palavra. Bizim gördüğümüz enflasyon yüzde 200” sözlerini kullandı.